Kayıtlar

2009 tarihine ait yayınlar gösteriliyor

küçük şair..

Ailemizin küçük şairi kuzen Rana şiirlerini blogundan paylaşmaya başladı :) Heyecanla yeni şiirlerini bekliyoruz küçük şairimizden :) Küçük şairin şiirlerine bakın derim ben ;) rberfin.blogspot.com

kalp heykeli

Resim
Türk Kardiyoloji Derneği'nin, Nobel İlaç'ın desteğiyle 24.Ulusal Kardiyoloji Kongresi'nde doktorların katılımıyla yaptırdığı "Kalp Heykeli" Şişli Evlendirme Dairesi önündeki parkta Şişli Belediye Başkanı Mustafa Sarıgül'ün katılımıyla açıldı(mış).. (Yaklaşık 1 yıl önce açılmış ama blogumda yer alması bugüne nasipmiş :)) Ben kaligrafik isim çalışmamla ve abim de renkli (kiraz&SJ) çalışmasıyla "Kalp Heykeli"ndenki yerimizi aldık. İnterneti aradım taradım ama bu fotoğraftan başka kalp heykelinin bizim çalışmalarımızın bulunduğu tarafın başka fotoğrafını bulamadım.. Bu fotoğrafta da çalışmalarımızı heykelin renk cümbüşünün içinde bulmak biraz zor oldu. Ben de çalışmalarımızın olduğu yeri daha belirgin hale getirebilmek adına fotoğrafa müdahalede bulunmam gerektiğini hissettim :) Neyse, bu kadar laf kalabalığının ardından, söz konusu çalışmalarımız ise fotoğraftaki renkli alanın ortasında, mavi Fred Çakmaktaş kellesinin altında..

Trakya V.Ulusal Tıp Öğrenci Kongresi: Endokrin Hastalıklar ve Diyabet

Resim
23-25 Ekim 2009 tarihlerinde uzun zamandır çalıştığımız kongremizi gerçekleştirdik. 18 üniversiteden misafirimiz olan yaklaşık 100 arkadaşımızla birlikte oldukça güzel vakit geçirdik. Emeğimizin karşılığını katılımcılarımızdan aldığımız güzel geri bildirimlerle ve yüzlerdeki gülümsemelerle aldık :) Prof.Dr.Hüsrev HATEMİ Hocamızın ve Dr.Ratip KAZANCIGİL Hocamızın şeref verdiği kongremizde gerek bilimsel programımız gerekse sosyal programımız bizi tatmin etti doğrusu. Güzel bir iş çıkardık diye düşünüyorum :) Aldığımız geri bildirimler de bu doğrultuda olunca ayrı bir mutlu olduk :) Kongre öncesi son çalışmalarda ve kongrede yorulduk ama bu tatlı yorgunluğa da değdi doğrusu :) Sosyal programımız çerçevesinde Selimiye Camii, Sultan II.Bayezid Külliyesi ve Sarayiçi'ni de konuklarımıza gezdirdik ve güzel vakitlerin geçirildiği bu zaman diliminin sonunda konuklarımızı Edirne'mizden uğurladık.. Katılan tüm arkadaşlarımıza teşekkürlerimi sunarım :)

27 eylül dünya kalp günü

Kalbini Sev, Değerini Bil! Ayakkabı numaranı biliyorsun, boyunu ne kadar, kaç yaşındasın hepsi aklında, banka şifren ve cep telefonun da.. Peki hayatını değiştirebilecek en önemli sayıları biliyor musun? Kalp hastalıkları yüzünden ülkemizde her 2,5 dakikada bir insan hayatını kaybediyor.. Kolesterolünü ve tansiyonunu düzenli ölçtürüp, kilonu kontrol altında tutarak kalp hastalıkları riskini azaltmak senin elinde..

bir hastadan doktoruna şiir :)

"Kalp Uzman Şahin Aydın Beye Allahdan Başarılar dilerim.. Sayın Aydın kendini benzediyor dosta Böylece kimseyi koymuyor yasta Yetişiyor Şahin Bey son nefeste Kendilerine Allahdan başarılar Şahin Bey hastalara kolkanat açıyor Hastalara şahin gibi uçuyor Sayın Aydın güzellik saçıyor Şahin Bey hastalığı anında seçiyor Böylece hastalıkların önüne geçiyor Uzmanın çalışması arı karınca Şahin Bey hastayı görünce Sayın Aydın düşünüyor derince Doğru çıkıyor teşhisi verince Bilinçli doktora maşallah Şahin Bey dünya için FEDAKÂR Doktor Beyden herkes yapıyor KÂR Değerli Aydına kimse yapmaz İNKÂR Şahin Beyden yapılmaz EFKÂR Doktorumuza başarılar Osman ŞAVKAR Uzmanımız yazdıklarım başarılarınıza yetmez Kalp canlılarda can evi Doktor Bey yapıyor iyi ödevi Şahin Bey hastaya gösteriyor sevi Maşallah Doktora Şahin Bey dünyaya açıyor sesini Doktor Bey dinliyor kalbin sesini Açıyor göğüs kafesini O zaman hasta alıyor nefesini Cana can katan Doktora maşallah"

göğüs hastalıkları stajında başından geçen küçük bir kesit :)

Göğüs hastalıkları stajımı alırken stajı alan her öğrenciye birer hasta odası verildi ve o odalardaki hastaları takip etmemiz istendi. Bir gün odama yatan yeni bir hastanın anamnezini (hastalık hikayesi) almadan önce bi hastanın asistan doktorlar tarafından hazırlanan hasta dosyasına göz attım. Hastam dosyasında yazdığına göre 30 yıl boyunca günde 2 paket sigara içmiş. Ben de amcaya döndüm ve "Amcacım amma da çok sigara içmişsin ya. Naptın kendine böyle dedim". O sırada yanında olan eşi de amcaya dönüp "Bak gördün mü nasılda bi bakışta anladı senin çok sigara içtiğini. Bu öğrenciler işte bunun için eğitim alıyo. Hastalıkları anlamak için az mı eğitim alıyolar." dedi. :) Tabi ben durumu çaktırmadım, demedim dosyada yazıyo diye :D Artık o teyzenin gözünde ben iyi doktordum :) Zaten hasta serviste yattığı sürede hep çok sevdiler beni :D

kardeşim emir'den smooth criminal dans performansı :)

Emir'in Facebook Hayran Sayfası için tıklayın..

bir hastanın kendi kaleminden anamnezi

"Sayın Toktorum konuşmam biraz kıt ve çekingen biri olduyum için size rahatsıslığımı yazı ile anlatmak istedem. Samanınısı alacagım için şimdiden üsür dilerim. Doktorum ben bu rahatsıslıgı 17 yaşınden bari hisediyorum ve yaşıyorum ben 17 yaşlarında mevsimlerden mayıs ayıydı bir şeyden çok korktum ve o zaman bana bir tirti bir yanma geldi kendimi kaynar suyun içinde buldum birde evlenim bir çoğum oldu olduktan sonra bir daha çoğum olmadı ben bir kadın dağuma gitim o bana doğum kontorola ilgili bir hap yazdı ben o hapı aldım şöyle kulandım hapın üzerinde 3 carpı yazıyordu ben o hapı günde 3 dane atım yani yutum ben o zaman çok böyle çok rahatsız oldum duktorlar bu sinir ama cok fazla bunun bir nedeni olmalı diye beni ismire guvatır ölçümüne gönderdi Guvatırdan ileri geldiyini söyledi o hap Guvatırı sınıra getirmiş dedi Amaliyat olacak oldum yatışlar oldu gitim Amaliyat edecek doktor sende Guvatır yok deye Amaliyat etmedi peki nedir benim çektiyim bilmek istiyorum Artık son Noktaya g

tıpta uzmanlık süreleri değişti

18 Temmuz'da Resmi Gazete'de yayınlanan "Tıpta ve Diş Hekimliğinde Uzmanlık Eğitimi Yönetmeliği"ne göre tıpta uzmanlık süreleri değişti, diş hekimliğine de 6 uzmanlık dalı ve diş hekimliği uzmanlık sınavı (DUS) getirildi. Tıpta uzmanlık süreleri genel anlamda kısaltıldı. Cerrahi branşların eğitim süreleri 5 yıl olarak belirlenirken, Dahiliye, Çocuk Hastalıkları, Kardiyoloji gibi 5 yıllık uzmanlıklar 4 yıla indirildi. Ana dal ve yan dal toplam eğitim süresi 7 sene olacak şekilde 4 yıllık uzmanlık branşlarının yan dalları 3 sene, 5 yıllık uzmanlık branşlarının yan dalları ise 2 sene olarak belirlendi. Yönetmelikte bazı dalların isimleri değişirken yeni yan dallar getirildi. Diş hekimlerine uygulanacak olan DUS ile diş hekimleri de 6 dalda uzmanlık yapabilecekler: Ağız, Diş ve Çene Cerrahisi (4 yıl), Ortodonti (4 yıl), Endodonti (3 yıl), Periodontoloji (3 yıl), Pedodonti (3 yıl), Protetik Diş Tedavisi (3 yıl). Yönetmeliğin tamamını okumak için tıklayınız..

"Seni Seviyorum" diyemeyenlere güzel bir yazı

Mustafa Ulusoy'un güzel bir yazısını buradan paylaşmak istiyorum: "Seni sevdiğimi söylememe ne gerek var " Kadın dertli. Kocasından. Adam da karısının dertlenmesinden. Kadın ısrarcı. Adama gına gelmiş aynı şeyi duymaktan. "Ne gerek var ki! Tutturmuş bir beni sevdiğini söyle diye. Kadın bir kere kafasına koymuş, ölmek var dönmek yok. İllaki duyacak o 'seni seviyorum' lafını. Kadın mizacı işte. Ee haklı da. "Nişanlıyken birkaç sefer söylemişti. Şimdi de duymak istiyorum." Yerini yurdunu onun gözüyle görmek istiyor. Yetmez, duymak da istiyor. "Yoksa niye evlendik ki?" Hakikaten insanlar neden evlenir? Tek başına hayatın zor olmasından mı? Birlikte yaşamanın zorluğuyla hiçbir şey aşık atamaz halbuki. Ee o zaman. Sevdiğinin gözüyle varlığına bakmak şöyle bir. Sevdiğinin sözleriyle bakmak varoluşuna şöyle bir. Adamın ısrarcılıkta karısından aşağı kalır yanı yok. "Akşama kadar didiniyorum. Onca sorunla boğuşuyorum, karım ve çocuklarım

bu çocuklar adamı öldürür.. :D

Geçen gün babam, amcam, yengem plastik cerrahi hakkında konuşuyorduk. Bir ara ben "plastik cerrah" deyince kardeşim Emir bekletmeden sordu sorusunu: Hiç plastikten cerrah olur mu? :D Bu akşam da yine bir yanlış anlamaya binaen minik komşularımızdan M.Fatih'ten orjinal bir soru geldi. Akşam amcam ve kardeşlerimle dışarı çıkarken kardeşim Ömer biraz gecikti. Biz Ömer'i aşağıda, apartmanın bahçesinde bekliyorduk. Bu esnada M.Fatih de bizim ufaklıklarla aşağıda top oynuyordu. Sonunda Ömer aşağıya inince ben "Bizim tiki de sonunda geldi" dedim. Bunu duyan M.Fatih de yapıştırdı sorusunu: Ömer Abi'nin tiki mi var? :D

kardeşim emir'in dans performansı..

Yorumu izleyicilere bırakıyorum :D

Trakya V.Ulusal Tıp Öğrenci Kongresi: Diyabet ve Endokrin Hastalıklar

Resim
TÜBAT (Trakya Üniversitesi Bilimsel Araştırma Topluluğu) olarak bizim birinci, üniversitemizde gerçekleştirilmiş 5. öğrenci kongresini düzenlemeye karar verdik.. 23-25 Ekim 2009 tarihlerinde diyabet ve endokrin hastalıklar konulu Trakya V.Ulusal Tıp Öğrenci Kongresi'ni Edirne'de düzenleyeceğiz.. ..Facebook kongre iletişim grubumuz..

mayıs'09 | kongre ayı

Resim
Mayıs ayı benim için bi nevi kongre ayı oldu. 3 kongreye katılmış bulundum mayıs ayı içinde.. 14-17 Mayıs 2009 tarihlerinde İstanbul'da Maltepe Üniversitesi'nin düzenlediği "PEDCON2009 International Pediatrics Medical Student Congress"e bu sene katıldığım diğer öğrenci kongreleri gibi TÜBAT olarak kalabalık bir grup olarak katıldık. Maltepe Üniversitesi bünyesinde yer alan 5 yıldızlı Marma Kongre Oteli'nde konakladığımız kongrede bilimsel programından sosyal programına herşey gayet güzeldi. Aksilikler olmuştur belki ama olduysa da biz görmedik. Öğrenci kongreleri sayesindeki güzel dostluklarımızı burada daha da pekiştirirken yeni dostluklar kurduk. Yakında ev sahibi - misafir kavramı ortadan kalkacak gibi görünüyor. :) Yurtdışından gelen katılımcılar kongreye renk kattılar. Traditional Night'da ülkelerinin yöresel kıyafetleri ile katıldılar, hepberaber Eurovision'u izledik, hep beraber Türkiye'yi ve katılımcı yabancı arkadaşlarımızın ülkelerini dest

ANTBAT II. Genel Tıp Öğrenci Kongresi ve Kültür Sempozyumu

Resim
19-17 Nisan 2009'da Ankara'da Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi'ndeydik TÜBAT olarak. Öncelikle bir teşekkürle başlamak istiyorum: Bu kongrenin hazırlanmasında emeği geçen herkese çok teşekkür ederim.. Ankara'da bizi hiç yanlız bırakmayan, her an yanımızda olan Ankara Tıp'lı arkadaşlarımıza özellikle teşekkür etmek istiyorum.. Oldukça sıcak bir ortam vardı Ankara Tıp'ta.. Bilimsel program, vaka sunumları ve araştırma sunumlarından oluşmaktaydı ve yorucu değildi.. Benim şahsi fikrim böylesi bilimsel programlar konu anlatımı şeklindeki bilimsel programlara göre daha güzel, daha ilgi çekici ve yormuyor.. Pek çok üniversitenin katılımlarıyla birbirinden güzel sunumlar izledik. Bizden de Hatice arkadaşım pediatrik olgu sunumuyla bize gerek sözel gerek görsel sunumuyla ve teşekkür slaytındaki kardeşimin fotoğrafıyla :) gerçekten güzel bir sunum yaptı.. Kendisini burdan da tekrar tebrik ediyorum.. :) Tümata Müzik Terapi Grubu'nun ruhu dinlediren müzikleriyle i

yirmibir

... 20 yıl 363 gün 20 yıl 364 gün 21 yıl (17.04.09) 21 yıl 1 gün 21 yıl 2 gün ... zaman akıp gidiyor..

'elif şafak / aşk' romanından seçtiklerim..

“Beşinci Kural: Aklın kimyası ile aşkın kimyası başkadır. Akıl temkinlidir. Korka korka atar adımlarımı. ‘Aman sakın kendini’ diye tembihler. Hâlbuki aşk öyle mi? Onun tek dediği: ‘Bırak kendini, ko gitsin!’ Akıl kolay kolay yıkılmaz. Aşk ise kendini yıpratır, harap düşer. Hâlbuki hazineler ve defineler yıkıntılar arasında olur. Ne varsa harap bir kalpte var!” (sf.95) … “Altıncı Kural: Şu dünyadaki çatışma, önyargı ve husumetlerin çoğu dilden kaynaklanır. Sen sen ol, kelimelere fazla takılma. Aşk diyarında dil zaten hükmünü yitirir. Âşık dilsiz olur.” (sf.96) … “On Dördüncü Kural: Hakk’ın karşına çıkardığı değişimlere direnmek yerine, teslim ol. Bırak hayat sana rağmen değil, seninle beraber aksın. “Düzenim bozulur, hayatımın altı üstüne gelir” diye endişe etme. Nereden biliyorsun hayatının altının üstünden daha iyi olmayacağını?” (sf.134) … Oysa Ella’nın David’e soru sormamasının bir sebebi vardı: Cevaplarla nasıl baş edeceğini bilmiyordu! Ne yapacağını bi

bisiklet gezileri - 2 | büyükdöllük köyü..

Resim
Dün TÜBİT (Trakya Üniversitesi Bisiklet Topluluğu)'in düzenlediği bisiklet turuna katıldım.. Sabah 9:30'da her zamanki buluşma noktasından Zübeyde Hanım Parkı'ndan hareket ettik yaklaşık 50-60 kişi.. İstikametimiz Edirne'nin Büyükdöllük köyüydü.. Yolumuz uzuncaydı. Gün boyunca toplam 34 km. pedal çevirmişiz. (GoogleEarth verilerine göre.. :)) Benim buluşma yerine gidişim gelişim de yakla şık 4-5 km'ymiş.. Yani bi 40 km kadar pedal çevirmişim bugün.. :) Güzergahı mız genel olarak pek engebeli değildi ama arada bikaç yokuş bizi yormadı desek yalan olur hani.. Neyse nihayet vardık köyümüze.. Benim ilk gözüme ç arpan köyü n büyükçe camisiydi. Köy kahvesine vardığımızda ben hemen oradaki bir köylüyü yakalayıp minareye çıkmak istediğimi söyledim. İzni alıp çıktım minareye .. :) Oradan köyü ve aşağıdaki çocukları fotoğrafladıktan sonra minareden inip köyde fotoğraf çekmeye devam ettim. Kahvenin etrafında saklambaç oynayan çocuklar ve köy kahvesinde oturan amcalar ve dedel

bisiklet gezileri - 1

Resim
Baharın gelmesiyle dün biz de 5 arkadaş attık kendimizi dışarı.. Bisikletlerle önce kahvaltı mekânımız Yeşil Sera'da güzel bir kahvaltı ettikten sonra Yunanistan sınırı Pazarkule'ye doğru pedal çevirmeye başladık.. Yolumuza devam ederken iki asker yolumuzu kesti.. Sınırdan 1km. kadar içerisinden öteye geçmek yasakmış. Bi de biz 5 kişi olunca ilkin salmadılar bizi.. Ama sonra ayrı ayrı geçmeyi teklif ettik. Zor da olsa kabul ettiler ve 2 grup halinde aramızda boşluk bırakarak yolumuza gümrüğe kadar devam ettik. Gümrüğe vardıktan sonra biraz dinlendikten sonra "HOŞ GELDİNİZ" tabelası ile hatıra fotoğrafı çektir dik.. :) Tabi burası Edirne olduğu için bence o tabelanın "OJ GELDİNİZ" şeklinde olası gerekir.. :D Devletimiz yapmamış biz yaptık.. :D "EDİRNE", "MUĞLA" gibi şehir isimlerinin olduğu tabelalar görmeye alışığız.. Ama "TÜRKİYE" yazılı bir trafik levhası alışıldık birşey değil. :) "TÜRKİYE" tabelasıyla da hatıra

muğla'da yeni mekânlar | café simila

Resim
Café Simila'dan önceki yazımda bahsetmiştim.. Bugün de kafenin kendine özgü bir tadı olan "Zingarella"yı kafenin üst katında cam kenarında caddeyi seyrederek Loreena McKennitt'in kulağı okşayan sesi eşliğinde deneme fırsatı buldum. Kendine has bir hazırlanışı ve tadı olan bu kahve Türk kahvesini anımsatıyor. Bu farklı tat bir parça bitter çikolata ile servis edilmekte.. Yolunuz düşerse şayet denemeden geçmeyin derim ben.. ;)

muğla'da yeni mekânlar | café simila - alâbi restaurant

Resim
3 ay ayrı kaldığım Muğla'da yeni açılan iki mekân: Café Simila ve Alâbi Restaurant.. Café Simila , Muğla'nın en işlek caddesinde açılan şirin ve hoş bir café.. Café Simila'nın dekorasyonu ilk dikkatimi çeken noktaydı. Dekorasyonda sade bir tarz tercih edilmiş. Kafenin menüsüne gelince oldukça geniş bir kahve seçeneğiyle karşılaşıyorsunuz.. Dünya'dan kahvelerle farklı tatları tecrübe ederek kahve kültürünüzü geliştirebilirsiniz. Menüde sadece kahve mi var? Hayır tabiki.. Çay, dondurma çeşitleri ve tatlılar (waffle, turta...) Bu akşam ilk kez gittiğim Café Simila'da içtiğim kahve oldukça lezzetli ve başarılıydı.. Muğla'daki bir eksiği tamamlayan Café Simila bundan böyle Muğla'da bulunduğum sürede uğrak yerlerimden biri olacak gibi görünüyor.. Alâbi Restaurant ise Muğla-Marmaris yolu üzerindeki Muğla Outlet'te açılan yeni bir restaurant.. Buraya da dün akşam ailecek gitme fırsatımız oldu. Alâbi de zengin bir menüyle karşılıyor müşterilerini. Her türlü

bir stajın daha sonuna geldik | pediatri

Dahiliye ile birlikte dönem-IV'ün büyük stajlarından olan pediatri stajını da bitirdik.. Zorlu bir sınav silsilesi (2 sözlü + teorik) ardından derin bir nefes aldık nihayet.. Pediatriyi bitirdik mi BÜTürdük mü bilinmez ama umuyorum ve öyle olduğunu düşünüyorumki bitirdim hayırlısıyla.. :) Haftaya sınav açıklanır. Bekleyip göreceğiz. Bütünlemesiz devam eden tıp tahsilimde ilk bütünlememle mi tanışacağım yoksa kazasız belasız yoluma devam mı edeceğim? Zaman akıp gidiyor.. 7,45/12 olduk.. :) Zaman aktıkça endişe artıyor.. TUS yaklaşıyor.. Ondan da ziyade doktorluk gerçeği ile yüzleşmemize hergün adım adım yaklaşıyoruz.. Doktorluk zor zanaat.. Rabbim muvaffak etsin inşallah..

bugün bayram.. :)

14 Mart Tıp Bayramı'mız Kutlu Olsun!! :)

kaaar neden yağar? kaaaar..

Resim
Bugün gittim "Gölgesizler" filmine.. Filme gitmeden sinema sayfalarından okuduğum kadarıyla ve arkadaş tavsiyesi üzerine güzel duruyordu film.. Alışılmışın dışında, insanın dikkatini çeken filmin afişini daha önce görmüştüm. Filmle birlikte Candan Erçetin'in adının da geçmesi.. Gözüme kestirmiştim bi kere.. :) Hasan Ali Toptaş'ın filmle aynı ismi taşıyan romanından beyaz perdeye aktarılmış bir filmdi "Gölgesizler" filmi.. Bugün sinema sitelerinde okuduğum kritiklere bakılırsa gizemli hikayesiyle izlenesi bir filmdi.. Nitekim de öyleydi.. Bir köydeki esrarengiz kaybolmaları konu ediyor film.. Köyün berberi, köyün en güzel kızı, köyün muhtarı kayıplara karışanlardan.. Film genel itibariyle karışık bir hikayeye sahip.. Filmin sonunda anlaşılıyor bazı şeyler.. Bazı şeyler diyorum çünkü anlayamadığım şeyler var.. :) Yazının başlığının filmle ne alakası var derseniz, filmde Cennet'in oğlu karakterinin aklını yitirmesiyle birçok kez söylediği bir replik &quo

bir alıntı üzerine kısacık bir yazı..

"GÜNAH Gerçekten günah kavramını önemseyen bir insan normalde özünde varolan birçok davranıştan yaratıcı korkusu sebebi ile kaçınır. Hareketlerine inandığı ölçülerde sınır getirir, kendisini kısıtlar. Peki günah kavramını yadsıyan bir insan olumlu davranışlarda bulunduğunda bu tanrı nazarında eşit mi değerlendirilir? Birinde günah korkusu varken diğerinde özden gelen bir ahlak vardir. Kişinin var olanı benimsemesi değil kendi degerlerini yaratması." Blog dünyasının yenilerinden ve aynı zamanda sınıf arkadaşım Kürşat'ın blogundan yaptığım bu alıntıya binaen kendi fikirlerimi beyan etmek istiyorum: Bir kişinin günah kavramını yadsıması ancak yaratıcıya yani Allah'a inanmaması durumunda olur.. Çünkü eğer bir yaratıcı söz konusu ise ki şüphesiz vardır, yaşam için belli kuralların olması da beklenir.. Sonuçta hiçbir şey yaratılmış ve kendi haline bırakılmış değildir.. Bu imtihan dünyasında kurallar dairesinde yaşıyoruz.. Bu kurallara uyduğumuz ve Allah'ın bizden

photoshop online..

Photoshop.com , Adobe'nin online fotoğraf düzenleme ve fotoğraf paylaşım sitesi. Adobe, Photoshop.com ile kullanıcılarına basit fotoğraf düzenlemeleri için Photoshop'a her yerden ulaşma imkanı veriyor.. Ayrıca her kullanıcının fotoğraflarını yüklemek için 2GB alanı bulunuyor.. Photoshop.com'daki fotoğraf düzenleme işlemleri oldukça basit. Her seviyedeki kullanıcının yapabileceği şekilde tasarlanmış. Fotoğraflara uygulanabilecek birçok efekt halihazırda bulunuyor. Kullanıcılara kalan ise bunları seçmek.. Facebook, Flickr, Picasa gibi web sitelerindeki fotoğraflarınıza da Photoshop.com üzerinden ulaşıp fotoğraflarınızı düzenleyebiliyorsunuz.. Photoshop.com'da fotoğraf düzenleyebilmek için siteye üye olmanız gerekiyor. O da zor bişey değil zaten.. :)

House M.D. S01E14 | The Who - Baba O'Riley

House M.D. 1.Sezon 14.Bölüm'de dizinin sonunda çalan müzik hoşuma gitmişti. Şarkıyı netten aradım, zorda olsa buldum. :) Şarkı The Who grubunun Baba O'Riley parçasıymış.. Dizide House şarkıya elleriyle masasında çalışıyormuş gibi yaparak eşlik ediyor.. Dinleyin derim.. Hatta izleyin.. ;) İndirmek için tıklayın..

trakya üniversitesi neden çağa ayak uyduramıyor?..

Resim
Trakya Üniversitesi'nin sloganıyla başlamak istiyorum: GELECEĞE KÖPRÜ (!) Eleştirilecek o kadar çok şey varki hatırlayabildiğim ve tasarım benim için önemli bir unsur olduğu için özellikle dikkatimi çeken konuları maddelemeyi uygun gördüm.. Yoksa bunların dışında daha bahsi edilebilecek çok şey var özellikle de bilim adına.. 1- Web Sitesi: Öncelikle üniversitemizin vitrini olan web sitesini eleştirmek istiyorum.. Bir üniversitenin sayfası bu kadar basit olmamalı bence.. Bu üniversitenin bir mühendislik fakültesi yok mu? Bilgisayardan, web tasarımından anlayan hiç mi kimse yok? Tasarım dersi olan hiç bir bölüm yok mu acaba? Bu tarz tasarımlar öğrencilere de yaptırılabilir esasen. Öğrencilere verilen projelerden biri olabilir üniversitenin web sitesinin tasarımı. Ya da bir yarışma yapılamaz mı kazananın ödüllendirilebileceği.. Hadi o da olmadı profesyonel ellere bırakılamaz mı üniversitenin vitrini niteliğindeki web sitesi.. Bu üniversitede geçirdiğim 3,5 senede web sitesind

OMÜTBAT 2.Ulusal Kardiyoloji Öğrenci Kongresi

Resim
23-25 Ocak 2009 tarihleri arasında gerçekleştirildi OMÜTBAT 2.Ulusal Kardiyoloji Öğrenci Kongresi.. Ben ve arkadaşlarım da Trakya Üniversitesi'nden Trakya Üniversitesi Bilimsel Araştırma Topluluğu (TÜBAT) olarak kongreye iştirak ettik.. Kongre sosyal içerik olarak yetersizdi ancak bilimsel programdaki konukları bakımından iyidi.. Prof.Dr.Mustafa ÖZ, Prof.Dr.Bingür SÖNMEZ, Prof.Dr.Murat TUZCU, Prof.Dr.Münci KALAYOĞLU gibi ünlü hocalarımız bizlerle birlikteydi.. Hocalarımızın konferanslarının yanında programın yarısından fazlası bu kongrenin bir öğrenci kongresi olması hasebiyle öğrenci sunumlarından oluşmaktaydı.. Biz kongreye bir öğrenci sunumuyla katılmıştık. Aynı zamanda TÜBAT'ın başkanı olan arkadaşım Arda Kazım "Doğumsal Kalp Hastalıkları" konulu sunumuyla oldukça başarılıydı.. Bu arada kongreye ünlü doktor Prof.Dr.Mehmet ÖZ'ün de davet edildiği ancak katılamadığı içi kendisinin bir video göndermiş olduğunu da söylemeliyim.. Bu kongreye göndermek üzere hazı