Kayıtlar

muğla etiketine sahip yayınlar gösteriliyor

biricik esra'mla çok mutluyuz.. :)

Resim

en güzel hayâlimiz gerçek oluyor: evleniyoruz.. :)

Resim

muğla'da yeni mekânlar | café simila

Resim
Café Simila'dan önceki yazımda bahsetmiştim.. Bugün de kafenin kendine özgü bir tadı olan "Zingarella"yı kafenin üst katında cam kenarında caddeyi seyrederek Loreena McKennitt'in kulağı okşayan sesi eşliğinde deneme fırsatı buldum. Kendine has bir hazırlanışı ve tadı olan bu kahve Türk kahvesini anımsatıyor. Bu farklı tat bir parça bitter çikolata ile servis edilmekte.. Yolunuz düşerse şayet denemeden geçmeyin derim ben.. ;)

muğla'da yeni mekânlar | café simila - alâbi restaurant

Resim
3 ay ayrı kaldığım Muğla'da yeni açılan iki mekân: Café Simila ve Alâbi Restaurant.. Café Simila , Muğla'nın en işlek caddesinde açılan şirin ve hoş bir café.. Café Simila'nın dekorasyonu ilk dikkatimi çeken noktaydı. Dekorasyonda sade bir tarz tercih edilmiş. Kafenin menüsüne gelince oldukça geniş bir kahve seçeneğiyle karşılaşıyorsunuz.. Dünya'dan kahvelerle farklı tatları tecrübe ederek kahve kültürünüzü geliştirebilirsiniz. Menüde sadece kahve mi var? Hayır tabiki.. Çay, dondurma çeşitleri ve tatlılar (waffle, turta...) Bu akşam ilk kez gittiğim Café Simila'da içtiğim kahve oldukça lezzetli ve başarılıydı.. Muğla'daki bir eksiği tamamlayan Café Simila bundan böyle Muğla'da bulunduğum sürede uğrak yerlerimden biri olacak gibi görünüyor.. Alâbi Restaurant ise Muğla-Marmaris yolu üzerindeki Muğla Outlet'te açılan yeni bir restaurant.. Buraya da dün akşam ailecek gitme fırsatımız oldu. Alâbi de zengin bir menüyle karşılıyor müşterilerini. Her türlü

kıyı ege gezimiz..

Bizim gibi kalabalık ailelerde alışılmışın dışında 3 kişi ile 2 günlüğüne bir geziye çıktık bayramın 3. ve 4. günleri.. Genelde ayak bağı olan ufaklıklar olmaksızın babam, kardeşim Ömer ve ben 2 günlük gezimizde Muğla'dan yola çıkıp Milas, Didim, Kuşadası, İzmir, Bergama, Ayvalık, Edremit istikametindeki gezilecek görülecek yerleri gezdik.. Gidilecek ilçelerin belirlenmesi dışında pek planlı bir gezi değildi.. Aklımızda elbette görmek istediğimiz yerler vardı ama zaman zaman gördüğümüz kahverengi tabelaları da takip ettik.. :) Gezdiğimiz yerlerin tarihi ayrıntısına pek girmeden gezimizi kısaca anlatayım: Muğla'dan bayramın 3. günü yani çarşamba sabahı saat 08:30'da yola çıktık.. İlk durağımız Milas'tı.. Milas'ta Labranda Antik Şehri'ne gittik. Yüksekçe bir yere kurulmuş olan Labranda Antik Şehri daha çok zamanının yönetim merkeziymiş galiba.. Muhtemelen halk daha aşağılarda yaşıyormuş.. Yüksek konumu muhtemelen olası düşman saldırılarını daha rahat bir şekilde

malatya'08, nemrut dağı ve yayla..

Resim
Yaz tatillerimizin rutinlerinden Malatya sıla-i rahimimizi de yaptık.. Muğla'dan amcamlarla birlikte 2 arabayla gittik Malatya'ya her zamanki gibi tek günde.. Babama ne kadar o kadar yolu tek başına gitmen zor yardım edeyim dediysem de gidişte yardım istemedi pek.. Malatya'da bu sene önceki senelerden farklı olarak ben bir gece yayla'da Nemrut Dağı'nın eteklerinde kaldım.. Elektriğin olmadığı lüks lambalarla aydınlatılan taş evler.. Güzel mekanlar ama orada 1-2 ay kalmak zor olsa gerek.. Rüzgarın zaman zaman sert esmesi zor anlar yaşattı bana açıkçası.. Ağzımıza burnumuza kum dolmasını geçtim Nemrut Dağı'na amcamla çıktığımızda arabadan çıkar çıkmaz gözlüğüm uçtu.. Gözlük hafif olunca uçması da olağan olabiliyo.. :) Gözlük uçtuktan sonra ben bi an umudu kestim gözlükten ama esen sert rüzgarın yere yakın yerlerde çok şiddetli olmaması ve yerde duran plastik çatalın rüzgarda olduğu yerde kalması umutlandırmıştı beni.. Amcam ben ve yayladan bizimle beraber gelen

bu sene tatilin adresi: datça..

Resim
Bu sene önceki senelerden farklı olarak tatil için Datça'daydık.. Biraz mecburen oldu ama gayet güzel bir 3 gündü.. Ekincik'te yer bulamayınca alternatif tatil mekanları aramaya başladık ve Datça'da küçük, kendi halinde, güzel bir pansiyon olan Ova Pansiyon 'u bulduk.. Bu seneki tatil mekanımızla Ekincik'teki standartlaşmış tatillerimizi karşılaştıracak olursak her ikisininde kendine göre eksileri ve artıları vardı tabi.. Ekincik'te oteller daha organize doğal olarak ama Datça'da tatil yaptığımız yer küçük olduğu için daha bizbizeydik.. Pansiyonun sahibi olan ailenin ufaklıklarınd an Berfin durmaksızın bizi soru yağmuruna tutuyordu: Neden hep siyah giyiyorsunuz?, Neden böyle?, Neden şöyle? :)) Bir diğer ufaklık Ada ise objektiften kaçan ürkek tavırlarının yanısıra ben kız değilim, Ada'yım demesiyle çok şirin bir kızdı.. :) Bir de Minnoş vardı.. :) Kedileri.. Oldukça sırnaşık bir kedi olan Minnoş yemek sırasında masanın altında ayaklarımıza sürtüne sürtün

2,5 ay sonra tekrar 'evim evim güzel evim'..

Ve nihayet evimdeyim.. :) Geçen haftaki Kurban Bayramı'nda 2.vizeler münasebetiyle Muğla'ya ailemin yanına gidememiştim.. Aslında bu yılbaşı tatilinde de gelmek aklımda yoktu; ta ki perşembe akşamına dek.. Ders çalışıyodum, daha doğrusu çalışmaya çalışıyodum ki birden "tamam gidiyorum yarın" dedim kendi kendime.. Ve bu sabah evime geldim.. Geldim geldim ama evdekilerin haberi yok tabi.. Beni 18 ocak gibi bekliyolardı normalde.. Yani evdekilere iyi bir sürpriz oldu..

..Gecenin Karanlığında Muğla..

Resim
Muğla, son zamanlarda ışıklandırılan Hisar Dağı ile çok daha güzel görünüyor günün ilerleyen saatlerinde.. Uzun zamandır Hisar Dağı'nı ve Muğla'yı gece vakti fotoğraflamayı istiyordum. Hazır gece çekimleri yapabileceğim bi tripod sahibi olmuşken.. Nasip bugüneymiş.. Fotoğrafı İzmir-Denizli çevreyolunun yanındaki tepeden tripod üzerinde 15 sn. enstantanede, F9 diyafram değerinde ve fazla gren oluşmasın diye ISO 200'de çektim.. Aslında Hisar Dağı'nı karelemeyi düşündüğüm yere bugün gidemedim.. İtfaiye'nin civarından daha güzel bir kare elde edebileceğimi düşünüyorum.. Muğla'yı dışarıdan fotoğrafladıktan sonra merkeze inip Valilik binasını kareledim.. Valilik binasını ise 1 sn. enstantanede, F11 diyafram değerinde ve ISO 200'de fotoğrafladım..

..Yolculuklar Silsilesi..

Resim
Cuma günü saat 16:00'da başlayan yolculuklar silsilesi bugün 03:15'te nihayet bitti.. * Cuma, 16:00-18:30, Edirne Otogar - İstanbul Otogar * Cumartesi, 08:15-09:05, İstanbul Atatürk Havalimanı - Bodrum Havalimanı * Cumartesi, 09:15-10:00, Bodrum Havalimanı - Bodrum * Cumartesi, 10:30-12:10, Bodrum - Muğla * Cumartesi, 13:45-16:00, Muğla - İzmir * Pazar, 00:00-03:15, İzmir - Muğla Google Earth hesabı ile kabaca 1200 km.. Cuma gecesi uyumadığım için yolculuklarımın neredeyse tamamında uyudum.. :)) Yolculuklar da yorucu olunca o kadar uyku yetmedi tabiki ve evime geldikten sonra da bayağı bi uyudum..

..YMD İzmir İftarı ve İzlenimlerim..

6 Ekim Cumartesi yani dün İzmir'de mezun olduğum okuldaydım. YMD mezun iftarlarının son ayağı olan İzmir İftarı için gitmiştim İzmir'e. Birinci tekil şahıs kullanıyorum ama yanımda Yamanlar'ın en taze mezunlarından kardeşim Musa da vardı.. Okula vardığımızda saat 16:30 gibiydi. Okulu biraz dolaştık. Okul dıştan bakılınca çok değişmemiş ancak iç cephede bayağı bi değişiklik söz konusuydu. Özellikle de pansiyonda. Odalardaki yatak, ranza ve dolaplar yenilenmiş, kantindeki televizyonun yerini projeksiyon cihazı almış vs. vs. İstanbul iftarından sonra bu İzmir iftarı özellikle yemek bakımından oldukça fakir göründü gözüme ama olsun.. Nede olsa orada bulunmamızın temel nedeni iftar değil arkadaşlarımız, hocalarımız, abilerimiz ve diğer mezun kardeşlerimizdi.. Katılım fena değildi ama bizim dönemden yani Yamanlar'04'lerden sadece 5 kişiydik.. Bizim sınıftansa beni dışımda Semih vardı.. Sağolsun benim katıldığım İzmir organizasyonların hepsinde yanımdaydı.. İftardan sonra

..Yaz Tatilinin Ardından Yeni Bir Döneme Başlarken..

Günler durmaksızın geçmeye devam ediyor şaşırtıcı bir hızla.. Koca yaz tatili bitti, yeni bir dönem başlıyor hayırlısıyla.. Bugün Muğla'da geçirdiğim yaz tatilimin son günü. Allah nasip ederse, bu akşam Edirne'ye hicretin ilk basamağı olan İstanbul'a gideceğim. İstanbul'dan sonra da ver elini Edirne.. Ailemi bir ağaca benzetecek olursam, bizim yaprak dökümümüz de başladı sonbaharın gelmesiyle.. İlk yaprak geçen gün okulu başlayan abimle Kayseri'ye düştü.. Sırada benle Edirne'ye sonra da Ömer ile İzmir'e düşecek birer yaprak var.. Kardeşim Musa ile geçen sene İzmir'e bir yaprak daha düşmekteyken bu sene yaprak ağaçta kalacak.. Diğer kardeşlerim Emre ile Emir ile 2 yaprak daha henüz ağaçta.. Seneye ise yapraklarımızdan biri kuvvetle muhtemel İzmir'e, bir diğeri ise Musa'nın ÖSS sonucu tercihine göre bir başka ilimize düşecek.. Bizim ağacımızın yeşermesi, yapraklanması da yaz tatili başında rastlıyor, sene içindeki kısa ömürlü ekstra filizlenmeleri

muğla'da yeni mekânlar | keyfoturağı kahvesi..

Resim
Bugün akşam yemeği için indik Muğla'dan yaklaşık 3 km. uzaklıkta olan Karabağlar Yaylası'na, indik diyorum çünkü normalde yaylaya çıkılırken Muğla'da bulunan çukur yaylaya inilir.. Yemek için durağımız da Keyfoturağı Kahvesi oldu.. Keyfoturağı Kahvesi, Muğla Belediyesi tarafından restore edilen Muğla'nın tarihi mekanlarında yalnızca biri .. Keyfoturağı Kahvesi hakkında genel bilgi için kahve girişinde bulunan bilgi tabelasında yazanları aynen aktarıyorum: "Keyfoturağı Kahvesi, mescit, kahve ve lokantadan oluşmaktadır. Mescit dikdörtgen planlı, alaturka kiremitli olup diğer kahvelerde bulunan mescitlerden farklı olarak tavanı ahşaptır. Bahçesinde 10 adet anıtsal çınar ağacı ve 2 adet kuyusu bulunan Keyfoturağı Kahvesi 1871 yılında yapılmıştır. Keyfoturağı Kahvesi'nin, lokanta ve kahve bölümü aslına uygun olarak 2007 yılında Muğla Belediyesi tarafından yenilenmiştir." Lokanta ve kahve kısmı restore edilen kahvenin mescidi de henüz restore edilmekte.. Bahçes

..Bodrum'da Yıldızlı Geceler ve konserde fotoğraf çekmek..

Resim
Bodrum Antik Tiyatro'da Turkcell Yıldızlı Geceler Konserlerinde dün akşam sahnede Sezen Aksu vardı.. Biz de bir ilaç mümessili sağolsun, babama eşantiyon olarak getirdiği 4 adet konser bileti ile Sezen aksu'nun Bodrum'daki bu konsere babam ve kardeşlerimle gittik.. Bu arada Bodrum'u da ilk defa görmüş oldum. Yaklaşık 3 saat süren konser Sezen'in şarkıları ve şarkı arası esprileri ile eğlenceliydi.. Önceki cümledeki "eğlenceliydi" yüklemini esasen ben ve kardeşlerim için yazdım.. Biz olmasak babama bedava bilet bile versen gitmez konsere falan.. Malum nesil farkı var aramızda :-) Konsere ilişkin kendime ait fotoğraflar da eklemek isterdim ama olmadı.. Hatta bunun için fotoğraf makinemi de yanıma almıştım ama konser biletinde de yazdığı gibi "eğlence mekanına fotoğraf makinesi ve kamera sokmak yasaktır" ikazına uyarak makinemi arabada bırakmıştım ki iyi de etmişim. Çünkü benim makine gibi saklanamayacak cinsten olanları içeri almıyorlardı.. Gerçi a

..Karting ki ne Karting..

Resim
Bu akşam Muğla Karting Center'da bi karting olayına girdik.. Kardeşlerim Musa ve Ömer ile komşularımız Ceren ve Taha ile beraber yaptığımız karting eğlenceliydi.. Musa, Ömer ve Taha'nın nasıl sürdüklerini biliyordum da Ceren ilk defa gelmişti bizimle. Bu ilk ve son olacak sanırım. Pistten sağ çıktığımız için şanslıyız. Allah'ıma şükürler olsun ki şu an tek parçayım.. Taha, ilk yarışında pistin şekliniz değiştirmişti: "Designed by Taha" :-) Ceren de kartingi çarpışan arabalar sandı herhalde ki bam güm vurdu durdu.. Pistin dar kesimlerinde yavaş giderek bizi çileden çıkardı. Neyse son turlara girerken bir baktım Ceren virajı biraz açıktan almakta, benim de 1 metre kadar arkamda beni yarışın başından beri geçmeye çalışan Ömer var. Ben virajı içeriden alayım da Ceren'i geçeyim derken bizim manyak arabayı önüme kırmaz mı.. Sonuç mu?: Ben lastik bariyerlere girdim, Ömer de arabamın sağ tarafından bana.. İşte herşey o anda oldu.. Ömer'in sacrum kemiğinde, benims

..Ekincik'07..

Resim
Her yaz yaptığımız gibi bu sene de Ekincik'te bir kaç günlük tatilimizi yaptık.. Denize doydum valla :-) Yaptığımız Dalyan tekne turu da çok zevkliydi.. Ekincik'ten kareler: ..Dalyan-İztuzu plajında.. ..Elektriklerin kesik olduğu bir akşam ortam harikaydı.. Fotoğraf istediğim gibi olmadı ama neyse artık.. ..Dalyan Kaya Mezarlıkları..

..Datça'dan güzel bir deniz manzarası..

Resim

Turkuaz Butik Otel - Sarıgerme

Butik Otel kavramını biliyor musunuz bilmem ama gerçekten çok güzel bir şey. Bu butik oteller az odalı küçük yerler.. Kışın ortasında bahardan kalma bir havada biz de 2 günlüğüne Sarıgerme'de bir butik otelde kaldık. Gerçekten çok hoş vakit geçirdik. Sıradan otellerdeki gibi bir ortam yok. Şahsen bu oteli, 5 yıldızlı büyük bir otele tercih ederim.. Odaları çok hoş bir şekilde dekore edilmiş bir butik oteldi. Çok hoş dekore edilmiş, şömine ile ısınan bir restaurantımsı orta boyda bir odada ailece hoşça vakit geçirdik. Dekorasyonda otel sahiplerinin antika eşyaları kullanmaları ortama hoş bir hava katmakta idi.. Otel sahipleri de tanıdık olunca ve otelde başka müşteri de olmayınca sağolsunlar çok ilgilendiler bizimle... Haftaya benim sınavlarım hasebiyle ders çalışma gerekliliğim ve Edirne'ye erken dönecek olmam bizi burada sadece 2 gün kalmaya mecbur etti.. Keşke vaktimiz olsaydı da havanın, doğanın tadını daha fazla çıkarabilseydik.. İnşaallah başka sefere artık. Havanın daha s

Datça'dan Güzel Manzaralar..

Resim
photos by © mfethullah
Resim