Kayıtlar

photoshop online..

Photoshop.com , Adobe'nin online fotoğraf düzenleme ve fotoğraf paylaşım sitesi. Adobe, Photoshop.com ile kullanıcılarına basit fotoğraf düzenlemeleri için Photoshop'a her yerden ulaşma imkanı veriyor.. Ayrıca her kullanıcının fotoğraflarını yüklemek için 2GB alanı bulunuyor.. Photoshop.com'daki fotoğraf düzenleme işlemleri oldukça basit. Her seviyedeki kullanıcının yapabileceği şekilde tasarlanmış. Fotoğraflara uygulanabilecek birçok efekt halihazırda bulunuyor. Kullanıcılara kalan ise bunları seçmek.. Facebook, Flickr, Picasa gibi web sitelerindeki fotoğraflarınıza da Photoshop.com üzerinden ulaşıp fotoğraflarınızı düzenleyebiliyorsunuz.. Photoshop.com'da fotoğraf düzenleyebilmek için siteye üye olmanız gerekiyor. O da zor bişey değil zaten.. :)

House M.D. S01E14 | The Who - Baba O'Riley

House M.D. 1.Sezon 14.Bölüm'de dizinin sonunda çalan müzik hoşuma gitmişti. Şarkıyı netten aradım, zorda olsa buldum. :) Şarkı The Who grubunun Baba O'Riley parçasıymış.. Dizide House şarkıya elleriyle masasında çalışıyormuş gibi yaparak eşlik ediyor.. Dinleyin derim.. Hatta izleyin.. ;) İndirmek için tıklayın..

trakya üniversitesi neden çağa ayak uyduramıyor?..

Resim
Trakya Üniversitesi'nin sloganıyla başlamak istiyorum: GELECEĞE KÖPRÜ (!) Eleştirilecek o kadar çok şey varki hatırlayabildiğim ve tasarım benim için önemli bir unsur olduğu için özellikle dikkatimi çeken konuları maddelemeyi uygun gördüm.. Yoksa bunların dışında daha bahsi edilebilecek çok şey var özellikle de bilim adına.. 1- Web Sitesi: Öncelikle üniversitemizin vitrini olan web sitesini eleştirmek istiyorum.. Bir üniversitenin sayfası bu kadar basit olmamalı bence.. Bu üniversitenin bir mühendislik fakültesi yok mu? Bilgisayardan, web tasarımından anlayan hiç mi kimse yok? Tasarım dersi olan hiç bir bölüm yok mu acaba? Bu tarz tasarımlar öğrencilere de yaptırılabilir esasen. Öğrencilere verilen projelerden biri olabilir üniversitenin web sitesinin tasarımı. Ya da bir yarışma yapılamaz mı kazananın ödüllendirilebileceği.. Hadi o da olmadı profesyonel ellere bırakılamaz mı üniversitenin vitrini niteliğindeki web sitesi.. Bu üniversitede geçirdiğim 3,5 senede web sitesind

OMÜTBAT 2.Ulusal Kardiyoloji Öğrenci Kongresi

Resim
23-25 Ocak 2009 tarihleri arasında gerçekleştirildi OMÜTBAT 2.Ulusal Kardiyoloji Öğrenci Kongresi.. Ben ve arkadaşlarım da Trakya Üniversitesi'nden Trakya Üniversitesi Bilimsel Araştırma Topluluğu (TÜBAT) olarak kongreye iştirak ettik.. Kongre sosyal içerik olarak yetersizdi ancak bilimsel programdaki konukları bakımından iyidi.. Prof.Dr.Mustafa ÖZ, Prof.Dr.Bingür SÖNMEZ, Prof.Dr.Murat TUZCU, Prof.Dr.Münci KALAYOĞLU gibi ünlü hocalarımız bizlerle birlikteydi.. Hocalarımızın konferanslarının yanında programın yarısından fazlası bu kongrenin bir öğrenci kongresi olması hasebiyle öğrenci sunumlarından oluşmaktaydı.. Biz kongreye bir öğrenci sunumuyla katılmıştık. Aynı zamanda TÜBAT'ın başkanı olan arkadaşım Arda Kazım "Doğumsal Kalp Hastalıkları" konulu sunumuyla oldukça başarılıydı.. Bu arada kongreye ünlü doktor Prof.Dr.Mehmet ÖZ'ün de davet edildiği ancak katılamadığı içi kendisinin bir video göndermiş olduğunu da söylemeliyim.. Bu kongreye göndermek üzere hazı

TeamViewer

Resim
TeamViewer, bir uzaktan erişim programı.. Yani internet üzerinden başka bir bilgisayarı kontrol etmeye, masaüstü paylaşımına, dosya aktarımına vs. yarıyor.. Benim oldukça kullanışlı bulduğum bir program.. Bilgisayar konusunda genelde bilgi danışılan kişi olduğum için herkese msn'den ya da telefondan yardımcı olmaya çalışmak bazen gerçekten çok ama çok zor olabiliyor.. Hem yardım isteyene eziyet, hem yardım edene.. :) Hani bi Vodafone reklamı vardı ya, şu annesine bilgisayarla alakalı bişeyler anlatmaya çalışan genç.. Aynı o hesap.. :D Neyse gelelim programa.. Program kurulduğunda kurulan bilgisayara bir ID atanıyor. Bu ID, bir bilgisayardan başka bir bilgisayara bağlanılmak istendiğinde gerekiyor.. Tabi sadece ID yeterli değil.. Bir de şifre -password- var.. Bu şifre program her açıldığında yenilendiği için güvenlik konusunda problem yok.. Bilgisayarlar arasında bir bağlantı yapılmak istendiğinde.. Bilgisayara bağlanan kişi, bağlanacağı bilgisayarın ID kodunu ve programın her açıl

elif şafak'tan bir köşe yazısı daha..

KIZINIZ BİR SANATÇIYLA EVLENSİN İSTER MİSİNİZ? Yılbaşı yaklaşırken matrak ama bir o kadar düşündürücü bir araştırmanın sonuçları yayınlandı. Yediden fazla ülkede gençler arasında yapıldı bu araştırma. Bu ülkeler arasında gelişmiş Avrupa ülkeleri de var, Brezilya da. Sorulan sorular kısa ve basitti. Hangi meslekten insanlarla evlenmek istersiniz? Hangi meslekten insanlarla evlenmeyi düşünmezsiniz? İşte sonuç: Yedi ülkede de en çok beğenilen, saygı duyulan, güvenilen ve dolayısıyla evlilik için tercih edilen meslek grubu aynı çıktı: Doktorlar. Ne doktoru olduğunun dahi o kadar önemi yok, yeter ki doktor olsun eş adayı. Kadınlar da erkekler de doktorlarla evlenmek istiyor. Tüm dünyada bu böyle. Müthiş bir albenisi var doktor olmanın. Tüm zorluklarına rağmen. Bir yerde iki ayrı insana inanmak durumundaysak ve faraza bunlardan biri doktor ise, adeta otomatik bir biçimde doktor olanı seçiyoruz. Mühendislerden, bankacılardan, müteahhitlerden, öğretmenlerden bile... akla gelecek herkesten bi

elif şafak'tan bir köşe yazısı..

ZOR İNSAN Bazen duyarız. Biri için "zor insandır o" denir. Şöyle bir kulağımıza değer geçer bu söz. Belki çok fazla üzerinde durmayız. Bir de bazı insanlar vardır ki bizzat "zor adam" ya da "zor kadın" olarak tanımlarlar kendilerini. Kanıksamışlardır bu lafı adeta gönüllü bir yafta, taşıdıkları bir etiket gibi. Evliliklerini, dostluklarını, başka insanlarla ilişkilerini ve ilişkisizliklerini anlatırken, açıklarken bunu bir özür gibi sürerler önümüze. "Zor insanım ben," derler. Bazen de eşlerden birinin diğeri için bunu söylediğine tanık oluruz. "Bizimki zor adamdır." "Benim hanım zor hatundur." Bu lafla her şeyi açıklamış gibi susarlar sonra gizemli bir tebessümle. Hani elimize bir büyüteç alıp baksak, kavramı şöyle bir incelemeye alsak. Ne demektir zor olmak bilinmez ama belli ki kelimenin kendisi cazip bir şeydir pek çoklarının dillerinde. Hallerinden şikayet eder gibidirler ama aslında şikayet değil, gizli bir iltifat v

kıyı ege gezimiz..

Bizim gibi kalabalık ailelerde alışılmışın dışında 3 kişi ile 2 günlüğüne bir geziye çıktık bayramın 3. ve 4. günleri.. Genelde ayak bağı olan ufaklıklar olmaksızın babam, kardeşim Ömer ve ben 2 günlük gezimizde Muğla'dan yola çıkıp Milas, Didim, Kuşadası, İzmir, Bergama, Ayvalık, Edremit istikametindeki gezilecek görülecek yerleri gezdik.. Gidilecek ilçelerin belirlenmesi dışında pek planlı bir gezi değildi.. Aklımızda elbette görmek istediğimiz yerler vardı ama zaman zaman gördüğümüz kahverengi tabelaları da takip ettik.. :) Gezdiğimiz yerlerin tarihi ayrıntısına pek girmeden gezimizi kısaca anlatayım: Muğla'dan bayramın 3. günü yani çarşamba sabahı saat 08:30'da yola çıktık.. İlk durağımız Milas'tı.. Milas'ta Labranda Antik Şehri'ne gittik. Yüksekçe bir yere kurulmuş olan Labranda Antik Şehri daha çok zamanının yönetim merkeziymiş galiba.. Muhtemelen halk daha aşağılarda yaşıyormuş.. Yüksek konumu muhtemelen olası düşman saldırılarını daha rahat bir şekilde

muayene ücreti..

Hükümet sağlıkta sevk zincirini uygulamaya koyuyor tekrar. Ve bunu benimsetmek için de aile hekimlerine muayenede ücret almazken fakülte gibi 3. basamak hastanelerden muayene ücretini eczanelerden tahsil ediliyor.. Geçen gün üniversitede muayene olup eczaneye gittiğimde 6 YTL muayene ücretini ilaç üretinin yanısıra aldılar. Toplamda 4,5 YTL'lik ilacı 7,5 liraya almış oldum.. Karneye yazdırdığım için ilaç ücretinin %20'sini ödeyeceğim diye beklerken ilacı fakülteden yazdırdığım için 6 YTL muayene ücretiyle beraber toplam 7,5 YTL ödemiş oldum.. Muayene olup ilaç yazdırmasanız bile 6 YTL borç olarak yazılıyor ve ilaç aldığınız başka bir zamanda tahsil ediliyor.. Aile hekimliğinde muayene olup ilaç yazdırabilecekken fakülteye falan gitmeyin derim ben.. Sonra benim gibi zararlı çıkarsınız.. Benden söylemesi..

yine fener :D

Resim
9 yıllık gelenek yine bozulmadı ve Fener Kadıköy'den yine galip ayrıldı.. Hem de 4-1 :D Cincon UEFA'da finale kalsa da Saraçoğlu'nda kazanamadığı için kupayı da alamaz herhalde.. :D